Hüzünlü Dolu Bir Hayalet Öyküsü: A Ghost Story | Film Yorumu

İzlediğim en akıl almaz ve izlerken bir o kadar hayral olduğum filmler sınırlıdır, bu listeye girmek için büyük bir çapa gereklidir zira çok zor film beğenen bir insan olarak beğensem bile aklımda kalacak tokat misali bir sahnesini dahi yıllar sonra hatırlamakta güçlük çekerim ama "A Ghost Story" her sahnesi ile zihnimde yer edinmiş bir başyapıt benim için. Yıllar sonra bile tekrar açıp aynı hayranlık ile izleyebileceğim bir film olmuştur kendisi.

Bir gün bir film gelir. Ruhunuzun derinliklerine dokunur. Sizi öyle bir sarsar ki etkisinden asla kurtulamayacağınızı sanırsınız ya. İşte A Ghost Story de tam olarak öyle bir film. Evrene, zamana, belleğe, sevgiye, yalnızlığa ve varoluşa dair alışılmış bir anlatıyı sıradışı bir anlatım şekliyle bizlere sunan sarsıcı ve güçlü bir film.

Filmin benim için çok etkileyici olmasının yanında birçok insan ise bu filme zaman ayırdığı için çok pişman olmuş durumda, kumar gibi ya bu film sizin için zafer yada zaman kaynı olacak. İki türlü yaklaşabilirsiniz; ya diğer insanlar gibi kendinizi sıradan biri yerine koyup başka insanların düşüncesi ile hareket edip filmin boşa zaman kaybı olacağını düşünüp izlemekten vazgeçmek yada kendi kararlarınızı verebilen insanlardan olup sonu iyi veya kötü dahi olsa ben yinede ön yargılarımdan sıyrılıp bu filmi izleyen tarafa olmak istiyorum diyebilirsiniz. Tamamen size bırakıyorum. İyi seyirler dilerim efendim.