AMERICAN GODS İncelemesi


Evet arkadaşlar yine karşınızdayım ve yine bir dizi incelmesi ile birlikteyiz. Bugün inceleyeceğimiz dizi ise "American Gods" o halde hadi başlayalım.

Neil Gaiman’ın aynı isimli kitabından uyarlama olan American Gods dizisi oldukça başarılı ve taktirleri hak eden bir yapıt olduğunu size belirtmeliyim. Şimdi ise merak edenler ve bilmeyenler için dizisin konusuna geçelim, bakalım neymiş bu tanrılar? 


Eski ve Yeni olmak üzere iki adet ilahi kişilik tipimiz var. Eski olarak nitelendirilen tanrılar, kaynaklarını antik mitolojilerden almaktalar. Ama bir dakika orada mitoloji dedikte baya köklü bir mitolojiden bahsediyoruz. yunan, britanya, iskandinavya, afrika, asya tanrıları, cinleri, mitleri, totemleri konu alan uzun ve bitmek bilmeyen tanrıların bulunduğu bir dizi bizlerle beraber. 

Yeni dediğimiz tanrılar ise daha çok dünyevi ve modern olarak tanımlanabilecek teknoloji ve medya ya da para ve şöhret gibi olgularla ilgileniyorlar. Yani elimizde iki tanrı grubu var bir kısım eski tanrılar bana tapın beni unutmayın ayağında -ki hepsi taplarını istiyor.- diğer modern tanrı diye belirttiğimiz kısım ise daha çok şan şöhret gibi şeyleri önemseyen kesim. Yeni tanrılar eski tanrıların eskidiğini ve onların artık "emekli" olmasını istiyor gibi duruyor. 

 İki türden ilkine ait olan Bay Wednesday, tüm Amerika’ya yayılmış ve bu ülkenin geleneklerine uyum sağlamış olan “eski tanrılar”ı teker teker bir grup altında toplayıp, “yeni tanrılar” olarak da bilinen kişilere karşı bir savaş açmayı planlamakta. Çünkü eski güçlerini kaybetmeye başlamışlar. Dizimizin konusu buraya kadar "eski ve yeni tanrılar toplanır ve birbirleri ile savaşırlar." böyle bir cümle içinde kullanınca kulağa hoş gelmiyor değil. 


Bunun yegane sebebi de, her mitolojide mutlaka bir kere karşılaştığımız “tanrıların güçlü kalabilmesi için yarattıklarının onlara tapınması gerekir” kavramından geliyor. İnsanlar eski tip inançlarını bırakıp daha çok dünyevi hazlara tapınmaya başlayıncaEski Tanrılar’dan Wednesday bunu tersine döndürmeyi hedef ediniyor. 

Koca bir ülkeyi dolaşırken de yanına yardakçı toplamak birincil ihtiyacı. Bunun için Shadow Moon olarak tanıdığımız baş kahramanımız ile tanıştığı nokta, olayların başlangıcı olarak kabul edebileceğimiz kısım oluyor. Sonrası ise bu Eski ve Yeni Tanrıların savaşını beklemek kalıyor bize.


En son artık toparlayacak olursak diyaloglar, hikaye örgüsü, oyuncular, yönetmen ve bize diziyi sunuş biçimleri mükemmel derecesinde benim en çok beğendiğim diziler arasında yerini şimdiden almış bulunmakta fakat her güzel şeyin bir unsuru elbette ki olur. Gönül iste bu dizi dört dörtlük olsun demeyi fakat yetişkin içerikli sahnelerin ve Müslümanları sergileyiş biçimleri birazda olsa insanlar tarafından tepki çekmeyi başarıyor. Fakat ben yinede bu diziye bir şans verilmesinden yanayım. 



Benim gibi kitabını henüz okumayan kesim olarak konuşabilirim ki -Kitap listeme kesinlikle eklenmiş vaziyette-  Neil Gaiman’a ya da American Gods kitabına dair tek bir şey bilmeseniz bile bu diziyi izleyebilirsiniz, gönül rahatlığıyla bunu söyleyebiliriz.




AMERICAN GODS İncelemesi AMERICAN GODS İncelemesi Reviewed by aahmettsezer on 3.9.17 Rating: 5

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.